top of page

Eğitimde Geleneksel Yöntemlerin Ötesine Nasıl Geçeriz?

ree

Bugün sizlerle, eğitim tasarım stratejilerimizi çeşitlendirme ve her çalışanın öğrenme potansiyelini maksimize etme zorunluluğunu vurgulayan önemli bir makaleyi paylaşmak istedim. Bu yazı, İlkbahar 2025 tarihli (Cilt 18, Sayı 2) Training Industry Magazine dergisinin "DIVERSITY AND INCLUSION" (Çeşitlilik ve Kapsayıcılık) başlıklı bölümünde yer alan ve Dr. Kristal Walker, CPTM, SHRM-CP tarafından kaleme alınan “UNLOCKING EVERY LEARNER’S POTENTIAL” (Her Öğrenenin Potansiyelini Ortaya Çıkarmak) başlıklı köşe yazısıdır.


Bu makaleyi paylaşmak istememin temel nedeni, geleneksel eğitim yöntemlerinin artık hedef kitlemizin çeşitli ihtiyaçlarını karşılamakta yetersiz kaldığını net bir şekilde görmemizdir. Dr. Walker, beynin öğrenme şeklinin kişisel olduğunu vurguluyor ve bu nedenle L&D profesyonelleri olarak, içeriği işleme ve saklama biçimleri farklı olan insanlara hitap eden çeşitli öğrenme stratejilerini kullanmamız gerektiğini gösteriyor.


Etkili Öğrenmenin Önündeki Geleneksel Engeller

Dr. Walker, her öğrenenin sürece benzersiz güçlü yönler ve zorluklar getirdiğini belirtiyor. Ancak geleneksel eğitim yaklaşımları bu farklılıkları genellikle göz ardı ediyor ve bu durum çeşitli olumsuz sonuçlara yol açıyor:

  • Katılım ve Esneklik Eksikliği: Öğrenenlerin ilgisini çekememe durumu.

  • Farklı Öğrenme Tercihlerine Uyum Sağlayamama: Bireysel öğrenme biçimlerinin dikkate alınmaması.

  • İçeriği Saklamada Zorluk: Bilginin kalıcı olarak akılda tutulamaması.

  • Beceriyi Uygulamada Eksiklik: Öğrenilenlerin iş hayatına aktarılamaması.

Ayrıca, yapılandırılmış molalar olmadan, öğrenenler zihinsel yorgunluk ve düşük kalıcılık riskiyle karşı karşıya kalıyor. Bilginin sürekli akışı, hangi içgörülerin değerli olduğunu ayırt etmeyi zorlaştırıyor. Bu engelleri ortadan kaldırmak için, eğitim profesyonelleri programlarına mikro molalar, aralıklı tekrarlar (spaced repetition) ve aktif öğrenme teknikleri dahil etmelidir.


Herkes İçin İşe Yarayan Basit Stratejiler

Dr. Walker, eğitimi herkes için daha etkili hale getirecek basit ama güçlü dört strateji öneriyor:


1. Öğrenenleri En Başından İtibaren Dahil Edin (Active Learning)

Bir oturuma dersle başlamak yerine, eleştirel düşünmeyi gerektiren uygulamalı bir aktivite ile başlamayı düşünün. Öğrenenler en başta öğrenme etkinliklerine katıldığında, eğitim içeriğiyle hızlı bir bağlantı kurarlar, bu da içeriği daha alakalı ve akılda kalıcı hale getirir. Alternatif olarak, eğitmenler temel içeriği bir mikro öğrenme kursu aracılığıyla önceden vererek “ters yüz edilmiş sınıf” (flipped classroom) deneyiminden yararlanabilirler, böylece gerçek zamanlı eğitim süresi pratik uygulamaya daha çok ayrılabilir.


2. Özel ve Uyarlanabilir Öğrenme Deneyimi Oluşturun (Adaptive Experience)

Çeşitli öğrenme seçenekleri için daha uyarlanabilir öğrenme araçları ve teknikleri sunun. Bu, tercih edilen öğrenme stiline dayalı farklı eğitim yolları veya modaliteleri sunmak kadar basit olabilir.


3. Akranlar Arası Öğrenmeyi Teşvik Edin (Peer-to-Peer Learning)

İşbirlikçi öğrenme ortamlarında, öğrenenler yargılanma korkusu olmadan soru sormaya, fikir paylaşmaya ve etkileşime girmeye daha yatkındır. Öğrenenlerin fikir ve deneyim alışverişinde bulunduğu basit bir sohbet bile, bir dizi dersten daha etkili olabilir.


4. Öğrenenin Beynine Dinlenmesi İçin İzin Verin (Allow Rest)

Çok fazla eğitim içeriği tüketimi, tükenmişliğe veya eğitim yorgunluğuna neden olabilir. Yoğun eğitim deneyimleri yarattığımızda, öğrenenlerin eğitime karşı daha yorgun ve kırgın hale gelmesi riskini de yaratırız. Küçük aralar veya tekrar oturumları bile beynin yeni bilgileri emmesine ve saklamasına yardımcı olabilir.


Sonuç

Dr. Walker, katı, standart yaklaşımlardan uzaklaşmanın, öğrenenlerin çeşitli ihtiyaçlarına uyum sağlayan yeni teknikleri benimsememizi sağladığını belirtiyor. Eğer bu, biz L&D profesyonelleri için geçerliyse, hizmet verdiğimiz kitle için tasarladığımız deneyimlerin ne kadar değerli olduğunu hayal edin.

Biz, hizmet ettiğimiz öğrenenlerin tam potansiyelini ortaya çıkardığımızda, güçlü çalışma ekipleri, yüksek performanslı organizasyonlar ve geleceğe hazır bir iş gücü inşa etmeye katkıda bulunmuş oluruz. Walker’ın da dediği gibi, "Eğitim, öğrenenleri bulundukları yerde karşılamak üzere tasarlanmalıdır".


Siz, kendi programlarınızda her öğrenenin potansiyelini ortaya çıkarmak için hangi esnek ve kapsayıcı stratejileri uyguluyorsunuz? Yorumlarda tartışalım!

Yorumlar


  • Facebook
  • Twitter
  • LinkedIn
  • Instagram
  • YouTube

©2021, Anahtar Eğitim

bottom of page