Gökyüzünün Ötesinde Beden ve Zihin: Duygu Düzenleme
- Eray Beceren

- 2 gün önce
- 3 dakikada okunur

Havacılık sektörü; saniyelerle ölçülen kararların alındığı, stresin anlık değil kronik olduğu ve belirsizliğin sürekli yönetilmek zorunda kalındığı nadir alanlardan biridir. 6–7 Aralık 2025 tarihlerinde gerçekleşen 7. Havacılık, Uzay ve Psikoloji Kongresi’nde Prof. Dr. Itır Tarı Cömert, “Gökyüzünün Ötesinde Beden ve Zihin: Duygu Düzenleme” başlıklı sunumuyla, bu zorlu dünyada duyguları yönetmenin sadece psikolojik bir beceri değil, aynı zamanda hayati bir emniyet unsuru olduğunu vurgulamıştır.
İşte sunumdan öne çıkan başlıklar ve havacılık profesyonelleri ile meraklıları için hazırlanmış kapsamlı bir rehber:
1. Beynimizdeki "Duman Dedektörü": Korku ve Kaygı Arasındaki Fark
Duygu düzenlemeyi anlamak için öncelikle korku ve kaygı ayrımını yapmak gerekir. Korkunun belirli bir nesnesi vardır (köpekten veya uçağa binmekten korkmak gibi); ancak kaygının bir nesnesi yoktur, geleceğe yönelik belirsizlikten beslenir.
İnsan beyni, harika bir orkestra şefi gibidir; ancak tehdit anında beynin "duman dedektörü" olarak adlandırılabilecek Amigdala devreye girer. Bir tehlike (veya duman) algılandığında amigdala, mantıklı düşünen beyni (prefrontal korteks) baypas ederek vücudu "savaş ya da kaç" moduna sokar. Bu süreç bizi hayatta tutsa da, uçuş sırasında güvenli bir ortamda yaşanan bir panik anında bu alarmın çalması, durumu yanlış değerlendirmemize neden olabilir. Prof. Dr. Cömert’in belirttiği gibi, "Kaygı insanı öldürmez, bizi koruyan bir mekanizmadır; ancak yönetilemediğinde işlevselliği bozar".
2. Vagus Siniri: Bedendeki Sakinleşme Otobanı
Duygu düzenleme sadece zihinsel bir süreç değildir; bedeni doğru kullanmayı da içerir. Vücudumuzda beyinden başlayıp tüm organlara yayılan ve "dünyayı üç kez dolaşacak uzunlukta" bir otoban gibi olan Vagus siniri, sakinleşmenin anahtarıdır. Vagus siniri aktive edildiğinde stres düzeyi klinik olarak düşer.
Pratik Teknik: "Vapur Düdüğü" Sunumda Vagus sinirini harekete geçirmek için basit ama etkili bir yöntem paylaşılmıştır: Derin bir nefes alıp verirken dudakları titreştirerek "vapur düdüğü" veya "arı vızıltısı" gibi ses çıkarmak. (4 saniye nefes alıp 6 saniye vermek) Göğüs bölgesindeki titreşimi hissetmek, vagus sinirini uyararak bedeni sakinleştirir.
3. Duygu Düzenleme Stratejileri
Havacılıkta duygusal dayanıklılık, stres yokmuş gibi davranmak değil; stresi yönetebilmektir. Bu yönetim üç temel düzeyde gerçekleşir:
A. Bilişsel Stratejiler (Zihni Yönetmek):
Yeniden Çerçeveleme: Örneğin, agresif bir yolcuyla karşılaşıldığında "Bana saldırıyor" diye düşünmek yerine, "Bu yolcu şu an kaygılı ve ben bu durumu profesyonelce yönetebilirim" diyebilmek, beynin tehdit algısını değiştirir.
Adlandırma: Duyguyu tanımlamak (Örn: "Şu an öfkeliyim"), onun beyindeki etkisini azaltır. Buna "Name it to tame it" (Ehlileştirmek için isimlendir) denir.
B. Somatik Stratejiler (Bedeni Yönetmek):
Nefes Egzersizleri: 4 saniye nefes alıp 6 saniye vermek vagus sinirini aktive eder.
Grounding (Kökleme): Ayakların yere bastığını, koltuğun sertliğini hissetmek kişiyi "şimdi ve buraya" getirir.
Mikro Gevşeme: 20 saniyelik omuz düşürme veya çene kaslarını serbest bırakma hareketleri bilişsel netliği geri kazandırır.
C. Sosyal Stratejiler (İletişimi Yönetmek):
Ayna Nöronlar: Bir çocuk düştüğünde ağlamadan önce ebeveyninin yüzüne bakar; ebeveyn panikse çocuk da ağlar. Havacılıkta da ekipler birbirinin duygusunu "aynalar". Sakin kalan bir kaptan veya kabin amiri, tüm ekibi ve yolcuları regüle edebilir.
4. Kriz Anlarında "Bilişsel Çıpa" Olarak Prosedürler
Türbülans veya acil durumlarda beyin panikleyebilir. Bu anlarda prosedürlere ve kurallara uymak, sadece operasyonel bir zorunluluk değil, aynı zamanda zihni sakinleştiren bir "bilişsel çıpa" görevi görür.
Prof. Dr. Cömert bu durumu "Lego Filmi"ndeki Emmet karakteriyle örneklendirmiştir: Kurallara uymak ve yönergeleri takip etmek, kaosun ortasında düzeni ve güvenliği sağlar.
5. Metafor: Gökyüzü ve Bulutlar
Hayat ve duygular, gökyüzü gibidir. Bazen bulutlar (sorunlar, stres, öfke) yoğunlaşır, görüş azalır ve türbülans olur. Ancak bulutların üzerinde her zaman pırıl pırıl, değişmeyen bir gökyüzü (öz benliğimiz ve dayanıklılık kapasitemiz) vardır. Duygu düzenleme becerisi, o bulutların arasından sıyrılıp sakin gökyüzüne ulaşabilme yeteneğidir.
Sonuç: Önce Kendi Maskeni Tak
Sunumun en çarpıcı mesajı, uçak içi güvenlik anonslarındaki temel kurala atıfta bulunmaktadır: "Önce kendi maskenizi, sonra çocuğunuzunkini takınız."
Bir havacılık profesyoneli veya ebeveyn olarak başkalarına yardım edebilmek ve güvenliği sağlayabilmek için önce kendi duygu düzenlemenizi sağlamanız gerekir. Kendi duygusunu yönetemeyen biri, kriz anında başkasını yönetemez. Bu nedenle duygu düzenleme, havacılık sektörü çalışanları için sadece bir "iyi hissetme" hali değil, temel bir emniyet becerisidir.











Yorumlar