Hava Trafik Kontrolörlerinin Esnekliği
- Eray Beceren

- 10 Tem
- 2 dakikada okunur
Haziran 2025 ayında, İran-İsrail çatışmasının Orta Doğu'daki birçok FIR'ın (Uçuş Bilgi Bölgesi) aniden kapanmasına yol açması, havacılık sistemini hiçbir simülasyonun tam olarak hazırlayamayacağı bir şekilde test etti. Bu olağanüstü durumda, acil durum rotaları ve koordinasyon protokolleri ne kadar önemli olsa da, bizi asıl bu sürecin içinden geçiren daha az somut ama çok daha güçlü bir şey oldu: İnsan Faktörü.

Kahire ACC'de (Alan Kontrol Merkezi) yaşananlar, sadece artan bir hava trafiğini yönetmekle kalmadıklarını gösterdi. Aynı zamanda belirsizliği, yorgunluğu ve gökyüzü gerginleştiğinde herkesin hissettiği görünmez sorumluluk yükünü de yönettiler.
Baskı Altında Bilişsel Yük
Saatler içinde trafik hacmi zirveye çıktı. Rotalar değişti. Koordinasyon noktaları kaydı. Ancak her kararın, sıfır hata payıyla, gerçek zamanlı olarak verilmesi gerekiyordu. Bu koşullar altında hava trafik kontrolörleri (ATCO'lar) şunları yapmak zorunda kaldı:
Tanıdık olmayan trafik akışları arasında durumsal farkındalığı sürdürmek.
Yeni sektör konfigürasyonlarına anında uyum sağlamak.
Artan stres altında net iletişim kurmak.
Bu sadece teknik bir zorluk değildi; bilişsel bir meydan okumaydı. Ve zihinsel esneklik, duygusal regülasyon ve ekibe duyulan güveni gerektirdi.
Ekip Dinamikleri ve Güven: Teknik Olmayan Becerilerin Zirvesi
Bu yoğun saatlerde en çok dikkat çeken şey, bireysel performansın ötesinde, kolektif esneklik oldu. Takım üyeleri birbirlerine şu şekilde destek verdiler:
Süpervizörler, yorgunluk başlamadan önce aşırı yüklenmeyi öngörerek görevleri yeniden dağıttılar.
Kontrolörler, sessiz ipuçları, yedek koordinasyon ve ortak odaklanma ile birbirlerini desteklediler.
Brifingler prosedürel olmaktan öteye geçerek psikolojik bir sıfırlanma anı haline geldi.
İnsan Faktörleri terimleriyle ifade etmek gerekirse, bu durum teknik olmayan becerilerin en iyi haliydi: iletişim, liderlik, takım çalışması ve baskı altında karar verme.
Prosedürlerin Ötesinde Tanıma ve İlerisi İçin Dersler
Kahire ACC'nin ICAO, IATA ve bölgesel ANSP'lerden aldığı uluslararası takdir, sadece prosedürel mükemmellik için değildi. Stres altında bu prosedürleri işler hale getiren insan performansına yönelikti. Bu takdir, keskin kalan kontrolörler, sakin kalan süpervizörler ve gökyüzü kalabalıklaştığında ve riskler yükseldiğinde bağlantıda kalan ekipler içindi.
Bu kriz bize esnekliğin sadece sistemlerle ilgili olmadığını, insanlarla ilgili olduğunu bir kez daha hatırlattı. Daha güvenli gökyüzü inşa etmek istiyorsak, sadece teknoloji ve prosedürlere değil, onları hayata geçiren insanlara da yatırım yapmalıyız. Bunun anlamı şunlardır:
İnsan Faktörlerini eğitime daha derinlemesine yerleştirmek.
Bilişsel sınırları gözeten vardiya düzenleri tasarlamak.
Konuşmanın bir risk değil, bir güç olduğu kültürler yaratmak.
Sözün özü:
Haziran 2025'teki Orta Doğu FIR kapanışları krizi, hava trafik kontrol sistemlerinin dayanıklılığının sadece teknoloji ve prosedürlerle değil, esasen insan faktörüyle ilgili olduğunu açıkça gösterdi. Kahire ACC'de yaşananlar, kontrolörlerin ve süpervizörlerin bilişsel yük altındaki zihinsel esnekliği, duygusal regülasyonu ve ekibe duyulan güveni sayesinde mümkün oldu. Bu dönemde sergilenen iletişim, liderlik, takım çalışması ve baskı altında karar verme gibi teknik olmayan beceriler, kolektif esnekliğin temelini oluşturdu. Dolayısıyla, daha güvenli hava sahaları inşa etmek için, sadece sistemlere değil, onları hayata geçiren insanlara – yani eğitime daha derinlemesine insan faktörleri entegre ederek, bilişsel sınırları gözeten vardiya düzenleri tasarlayarak ve konuşmanın bir güç olduğu kültürler yaratarak – yatırım yapmalıyız. Bu kriz, gökyüzünü güvenli tutmanın yanı sıra, birbirlerini de ayakta tutan profesyonellerin önemini bir kez daha kanıtladı











Yorumlar